Categories
POLITICS Siyaset

Siyasetin Sembol Dili: Kimlik, Meşruiyet ve İtalyan Komünist Partisi’nin Dönüşümü

Siyaset, çoğu zaman maddi olmayan, ancak etkisi son derece somut olan süreçlerle işler. Bu süreçlerin başında ise semboller gelir. David Kertzer’in Politics and Symbols adlı çalışmasında belirttiği gibi, siyaset sadece sembollerle bezenmiş değil, başlı başına sembolik bir faaliyettir. Siyasal kimlikler, bayraklar, isimler, törenler, renkler, lider imajları gibi araçlar aracılığıyla varlık kazanır. Siyasal gruplar arasındaki ayrımlar da, bu sembolik yapılar aracılığıyla inşa edilir ve yeniden üretilir.

Categories
edebiyat Siyaset

II. Abdülhamid’in Polisiye Tutkusu ve Türk Edebiyatına Etkileri

II. Abdülhamid, Osmanlı tarihinin en tartışmalı padişahlarından biridir. Tüm bu tartışmalar bir kenara bırakılırsa, kültürel hayata etkisinin düşündüğümüzden çok daha fazla olduğu görülür. Özellikle polisiye romanlara olan ilgisi, yalnızca kişisel bir zevk değil, aynı zamanda dönemin edebiyatını etkileyen bir yönlendirme aracı olmuştur. Bu makalede, II. Abdülhamid’in polisiye romanlara olan ilgisini, Sherlock Holmes sevgisini ve Osmanlı’da polisiye türünün gelişimine yaptığı katkıyı irdeleyelim.


Categories
Siyaset

Travma ve Kimlik: Almanya’da Hava Bombardımanlarının Toplumsal Belleğe Yansıması

Susanne Vees-Gulani’nin Trauma and Guilt: Literature of Wartime Bombing in Germany (2003) adlı çalışması, II. Dünya Savaşı sırasında Almanya’nın maruz kaldığı hava bombardımanlarının toplumsal, psikolojik ve edebi boyutlarını derinlemesine inceler. Yazar, savaş sonrası Almanya’sında sessizlik, suçun inkarı ve yeniden inşa süreci üzerinden travmanın bireysel ve kolektif bellekle ilişkisini kurar.


Categories
Siyaset

İbn Haldun ve Winckelmann Üzerinden Karşılaştırmalı Bir Perspektif

Johann Joachim Winckelmann’ın (1717-1768), Antikçağ Sanat Tarihi adlı eserinde dile getirdiği görüşler, 14. yüzyılda İslam düşüncesinde önemli bir yere sahip olan İbn Haldun’un görüşleriyle dikkate değer paralellikler arz eder. Bu makalede, Winckelmann ile İbn Haldun’un iklim, fiziksel yapı ve dile dair görüşlerine kısaca göz atalım.


Categories
Siyaset

Aime Cesaire

Aime Cesaire (1913-2008), post-kolonyal eleştirinin öncülerindendir. Sömürgecilere ve Avrupa-merkezli düşünceye meydan okur. Olaylara Batı’nın gözünden değil, farklı bir açıdan da bakılabileceğini gösterir. Cesaire’nin fikirlerini anlamak için “Söylev” adlı ünlü metnine bakmak faydalı olacaktır ki kendisinin sözleri sömürgeciliğin karanlık iç yüzünü göstermesi açısından bir referans niteliğini taşımaktadır.


Categories
Siyaset Tarih

Atom Bombası Düştükten Sonra…

6 Ağustos’ta Hiroşima’ya atılan atom bombası, insanlık tarihindeki nükleer silah çağını da başlatmış olur. Bundan sonra devletler, silah yarışına girerek, kaynaklarını en yok edici silahı icat etmek için kullanmaya başlarlar. Bu silahlanmanın insanlığın zararına olduğunu anlatmak için belki de atom bombasının neden olduğu yıkım ve travmayı daha fazla dile getirmek gerekir.

Categories
Siyaset

Bir Propaganda Yöntemi: Belgeseller

Belgeseller, siyasal amaçla kullanılır mı? Bir propaganda yöntemi olabilirler mi? Belgeseller ve bilim arasında doğrudan ilinti kuran kesimler için bu sorunun cevabı “hayır” olabilir. Ancak belgesellerin, bilimsel düşüncenin ne kadarını temsil edebildiğini sorgulamak gerekir. Zira belgesel, sadece bahsettiği fiziksel ya da sosyal gerçeklerle değil; bu belgeseli çeken ekip, bu ekibin ideolojik yönelimi, finansmanı sağlayan kaynak ve bu kaynağın amaçları ile bir bütün olarak düşünülmelidir. Dolayısıyla, belgeseller de propaganda amaçlı kullanılabilir.

Categories
Siyaset

Türk Siyasal Kültürü

Bir toplumun siyasal kültürü, onun siyaset yapma şekillerini belirler. Hani diyoruz ya “neden bizim ülkede siyasetçiler kavga ediyor?” diye… Çünkü bizim siyasal kültürümüz maalesef “parçalanmış bir siyasal kültür” de ondan…

Categories
Siyaset

Modernleşme ve “Genç” Kavramı

Gençlik, yaşlılığın zıddıdır. Genç; heyecanlıdır, ataktır, çeviktir. Yenilik ister. Yaşlı olan ise geleneği temsil eder. Kuralları ve statükoyu tercih eder ya da öyle olduğu söylenir. Yaşlılık; tecrübedir, temkinli olmaktır. Gençlik, kurallara karşı çıkmak ister. Geleneği istemez, başkaldırmayı sever. İşte tam da bu yüzden, genç olanın modern; yaşlı olanın geleneksel olduğuna dair bir kanı vardır. Modernizm de geleneği reddeden bir anlayışa sahip olduğu için zihinlerde gençlik ile eşleştirilir. Böylece gençlik ve modernlik yakından ilintili kavramlar haline gelir.