Damgalı aktöre “şantaj” yapılabilir. Buna göre damgalayan grup, tüm damgalarını ya da kusurlarını ortaya dökeceğini söyleyerek, damgalı aktörün istendik davranışları sergilemesini isteyebilir (Goffman, 2014: 117). Bu durumda, damgalanan aktör ne yapacaktır? İki seçeneği vardır: 1.Şantaja boyun eğmek 2.Şantaja direnmek.
Şantaja boyun eğerse, kendisini damgalayanların her istediğini yapan oyuncağa dönüşür. Bu dönüşüm için, damgasından çok utanan ve kendisini küçük gören bir ruh hali içerisinde olması gerekmektedir.
Diğer seçeneği seçebilmesi için ise damgalarından utanmayan ve onları kabul etmeyen bir olgunluğa ulaşmış olması şarttır. Kendi kimliğiyle barışmış ve hatta karşı-damgalama pozisyonuna geçmiş, sağlam duruşlu bir aktöre ihtiyaç vardır. Aktör, şantaja boyun eğmediğinde, tüm damgalarının ortaya döküleceğini bilir. Ancak kimliğiyle barıştığı için artık “huzura ermişlik hali” yaşamaktadır (Türedi, 2019: 58).
Türkiye’ye yapılan şantajlara bakılacak olursa, bunlardan en önemlisinin sözde Ermeni Soykırımı söylemi olduğu görülür. Türklerin ne kadar “barbar ve vahşi” olduğunun kanıtı olarak her yıl ortaya sürülür. Türkiye uslu olduğu takdirde, bu sözde soykırım mevzuu pek dillendirilmez. Örneğin, S-400’ler, Rahip Brunson, Halkbankası, FETÖ ele başısının iade edilmemesi gibi hususlarda gergin olan Türkiye ve ABD ilişkileri, 2019 yılında Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısının Temsilciler Meclisinde kabul edilmesiyle başka bir aşamaya geçer. Türklerin barbar olduğunu güya “tescillemişler”dir. Aynı tanımayı, Almanya, Avusturya, Fransa, İtalya, Kanada gibi ülkeler de gerçekleştirmiştir.
Ancak damgalayan aktör olan Batı’nın hesaba katmadığı bir şey vardır. Her yıl Ermeni meselesini ısıtıp ortaya koymaları, artık damgalanan aktörde bağışıklık yaratmıştır. Çünkü Batı’nın hiçbir zaman sevmediği ve istemediği bir ülke olma gerçeği, diplomatik dilde kullanılan nazik cümleler dışında zaten değişmemiştir. O halde Batı, hangi itibar iadesini öne sürerek şantaj yapmaktadır? Şantajının bir değeri yoktur. Bunu er geç anlayacaklardır. Şantajları geri çevirmek için, Türkiye’nin umursamaz tavrını sürdürerek karşı-damgalamaya ağırlık vermesi gerekmektedir (Goffman, 2014: 118).
Dr. Hümeyra Türedi
Yararlanılan Kaynaklar
GOFFMAN, Erving (2014), Damga: Örselenmiş Kimliğin İdare Edilişi Üzerine Notlar, çev. Ş. Geniş, L. Ünsaldı ve S. N. Ağırsanlı, ilk yayın tarihi: 1963, Heretik Yayıncılık, Ankara.
Türedi, Hümeyra (2019). Osmanlının Damgalı Çocukları. İstanbul: Cinius Yayınları.